Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Music | ||||
Music | bass drum n. | bas davul | ||
A cat was sleeping in the bass drum. Bas davulun içinde bir kedi uyuyordu. More Sentences |
||||
General | ||||
General | bass drum n. | büyük davul |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Music | ||
Music | bass-drum n. | kalın ses veren büyük davul |
Music | drum 'n' bass n. | bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği |
Music | drum-and-bass n. | bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği |
Music | drum & bass n. | bir elektronik müzik janrı |